Erzurum Atatürk Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi kurucusu Dr. Mehmet Salih Bayraktutan, Marmara Denizi’nde son yıllarda meydana gelen depremleri değerlendirerek dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Özellikle Silivri ve Marmaraereğlisi açıklarında gerçekleşen depremlerin, doğudan batıya doğru ilerleyen bir “deprem göçünün” işaretleri olduğunu açıklayan Bayraktutan, bu gözlemin, 23 Nisan 6.2 büyüklüğündeki Silivri depremi ve 3.7 büyüklüğündeki Marmaraereğlisi depremleriyle desteklendiğini söyledi.
“İstanbul’da Büyük Deprem Beklemiyorum”
Dr. Mehmet Salih Bayraktutan, medyada sıkça dile getirilen İstanbul merkezli büyük deprem senaryolarına karşı çıkarak, bilimsel verilere dayalı analizlerinin böyle bir tehlikeyi desteklemediğini belirtti. Bu tür iddiaların, hem halkın psikolojisini bozduğunu hem de devletin kentsel dönüşüm politikalarını olumsuz etkilediğini savunan Bayraktutan, halkın gereksiz yere panik havasına sürüklendiğini dile getirdi.
Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın Marmara Denizi’ni tek bir segment olarak geçmediğini belirten Bayraktutan, bu bölgenin farklı fay segmentleri ve çamur akıntıları içeren heyelan yapılarından oluştuğunu açıkladı. Dr. Mehmet Salih Bayraktutan, özellikle Gebze ile Büyükçekmece arasındaki bölümde fay yapısının doğrultu-atımlı özellikten çıkıp normal faya dönüştüğünü ve burada depreme yol açabilecek enerji birikiminin olmadığını ifade etti.
Bayraktutan, 1912 yılında Tekirdağ’ın Şarköy ilçesi Mürefte beldesinde gerçekleşen 7.3 büyüklüğündeki depremi örnek göstererek, Marmara Denizi’nde gelecekte meydana gelebilecek daha büyük depremlerin, Silivri'nin batısında, özellikle Yunanistan’a doğru olan bölgede beklenmesi gerektiğini söyledi.