Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, CNN Türk’te Dicle Canova’nın sorularını yanıtlayarak öğretmen atamalarına ilişkin önemli bilgiler paylaştı.
Tekin, 15 bin öğretmen atamasının tamamlandığını hatırlatarak, branş bazında öğretmen ihtiyacının Aralık ayının ilk haftası ile 15 günü arasında duyurulacağını açıkladı. Böylece adayların hangi alanda ne kadar kontenjan ayrılacağını net şekilde öğrenmesi sağlanacak.
Öğretmenlere Özel Mesaj
Sözlerine Öğretmenler Günü’nü kutlayarak başlayan Tekin, öğretmenlerin toplumdaki rolünün çoğu zaman olduğundan çok daha fazla sorumluluk yüklendiğini ifade etti. Her bireyin kendi toplumsal görevini yerine getirmesinin, öğretmenlerin yükünü azaltacağını belirten Tekin, tüm branşların eşit öneme sahip olduğunun altını çizdi.
Öğretmen Yetiştirme Modelinde Yeni Dönem
Tekin, dünyada öne çıkan öğretmen yetiştirme yaklaşımının uygulama ağırlıklı modellere yöneldiğini söyledi. Türkiye’deki lisans programlarının teorik ağırlıklı kalabildiğini belirterek, yeni süreçte uygulama eğitimine vurgu yapan bir sistemin gündemde olduğunu aktardı.
Bu kapsamda lisans eğitimini tamamlayan öğretmen adaylarının bir akademi sınavına girmesi, ardından Milli Eğitim Akademisi’nde uygulamaya dayalı bir eğitim sürecinden geçmesi planlanıyor.
Bakan Tekin, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde ihtiyaç analizinin tamamen teknik bir program üzerinden yapıldığını ifade etti. Türkiye genelindeki her dersin toplam ders saati üzerinden ihtiyaç duyulan öğretmen sayısı hesaplanıyor. Örneğin Türk Dili ve Edebiyatı dersinde ülke genelinde kaç saat ders varsa, buna göre kaç öğretmene gerek duyulduğu sistem tarafından belirleniyor.
Tekin, “Hiçbir branş diğerinden daha önemli değil. Tüm adaylar benim kardeşim.” diyerek branşlara ilişkin adil ve şeffaf bir yaklaşım benimsediklerini tekrar etti.
Yeni Atama Dönemi İçin Planlama Hazır
Bakan Tekin, önümüzdeki yıl atanacak öğretmen sayısının belirlendiğini ancak branşlara göre dağılımın ihtiyaç tablosu doğrultusunda netleşeceğini belirtti. Yükseköğretim kurumlarındaki kontenjan planlamasının YÖK koordinasyonunda sürdüğünü, öğretmen yetiştirme sürecinin bir istihdam garantisi olarak görülmemesi gerektiğini vurguladı.
Tekin, öğretmenlik programlarının bir meslek lisesi gibi değerlendirilmemesi gerektiğini de ekledi.
