CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Gazze’de devam eden insanlık dramına ilişkin yaptığı açıklamada, partisinin Filistin meselesine tarihsel olarak duyarlı yaklaştığını ve vicdani bir sorumlulukla sahip çıktığını belirtti.
Özel, her gün çocuklar ve kadınların da aralarında bulunduğu yüzlerce masum sivilin yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, “Gazze’de ateşkesin sağlanması ve sivillerin kurtuluş ümidini taşıması bizi memnun ediyor” dedi.
CHP lideri Özgür Özel, açıklanan barış planında partisinin önem verdiği birçok hususun yer aldığını söyledi. Bunlar arasında Gazze’nin İsrail tarafından ilhak edilmemesi, İsrail ordusunun geri çekilmesi, insani yardımların engelsiz ulaştırılması, zorunlu göçlere izin verilmemesi, göç edenlere geri dönüş hakkı tanınması ve rehinelerin serbest bırakılması gibi başlıklar bulunuyor. CHP lideri, bu gelişmeleri olumlu karşıladıklarını ifade etti.
Barış sürecinin korunması için Türkiye’nin aktif bir rol üstlenmesi gerektiğini vurgulayan Özel, ana muhalefet olarak bu yönde atılacak adımları destekleyeceklerini açıkladı. Türkiye’nin barış gücünün bir parçası olabileceğini söyleyen Özel, “Filistin’de oluşturulacak bir barış gücünün parçası olmak da dahil, Türkiye sorumluluk üstlenmelidir” ifadelerini kullandı.
Planın uygulanabilirliği konusunda bazı risklere dikkat çeken Özel, Hamas’ın onayı olmadan barış sürecinin başarılı olamayacağını söyledi. Ayrıca İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kabinesindeki bazı şahin isimlerin de süreci sabote edebileceğine işaret etti. Kalıcı bir çözüm için iki temel şart öne sürdü: Filistinlilerin çözüm sürecine doğrudan katılması ve sürecin “İki Devletli Çözüm” ilkesine engel olmaması. Özel, “Nihai çözüm, ancak iki devletli yapıyla mümkün olabilir” diyerek BM kararlarını hatırlattı.
CHP lideri, plana yönelik eleştirilerini de dile getirdi. Özel’e göre bu plan, “ABD ve İngiltere’nin Filistinlilerin görüşlerini dikkate almadan hazırladığı, BM’nin rolünü yalnızca insani yardım ulaştırmaya indirgeyen ve Gazze’nin başına Irak işgalini destekleyen Tony Blair’i getirmeyi amaçlayan” bir çerçeveye sahip.
Özel, açıklamalarını Bosna Hersek’in ilk Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç’in sözüyle bitirdi:
“Bu adil bir barış değil ama kötü bir barış, süren bir savaştan daha iyidir.”
