DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan'ın gerçekleştirdiği ziyaret sonrası kamuoyuna seslenen İmamoğlu, Türkiye’nin kritik bir dönemeçten geçtiğini ve çözümün barış, demokrasi ve hukuk temelinde şekillenmesi gerektiğini vurguladı.
DEM Parti eş genel başkanlarıyla yapılan görüşmenin önemli olduğunu belirten Ekrem İmamoğlu, PKK’nın kendini feshetmesi sonrası atılması gereken adımlar, Kürt meselesinin çözümü ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bu süreçteki rolü gibi konuların etraflıca ele alındığını ifade etti. Görüşmede ayrıca, yargının siyasallaşması ve muhalefet üzerindeki baskılar da gündeme geldi.
“Türkiye Barışa ve Hukuka Dayalı Bir Döneme Girmelidir”
İmamoğlu, Türkiye’nin artık terör ve çatışmalarla anılmak yerine, barış ve hukuk devleti ilkeleriyle öne çıkması gerektiğini “Türkiye, terörsüz ve çatışmasız bir döneme girerse, bu yalnızca toplumsal huzuru değil, demokratikleşmeyi ve güçlü bir geleceği de beraberinde getirir" sözleriyle vurguladı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci yüzyılında demokrasinin daha da güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
“Milletin Feraseti Çözümün Anahtarıdır”
Açıklamasında toplumsal birlik, kardeşlik ve ortak akıl vurgusu yapan Ekrem İmamoğlu, Türkiye’nin geçmişten gelen güçlü toplumsal hafızasının çözüm sürecine yön verecek kapasitede olduğunu ifade etti. “Bizimle beraber ülkemiz, içeride ve dışarıda karşılaştığı tüm zorlu sınavları başarıyla geçecek” diyen İmamoğlu, barış için cesur ve kararlı adımların milletin iradesiyle atılabileceğini kaydetti.
“Yurtta Sulh, Cihanda Sulh”
İmamoğlu, açıklamasında Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesine özel bir yer ayırarak, bu ilkenin Türkiye ve bölge için kalıcı barışın anahtarı olduğunun altını çizdi. İmamoğlu sözlerinin devamında, Demokrasiyle güçlenen bir Türkiye'nin, Ortadoğu başta olmak üzere bölgesel barışa öncülük edebileceğini belirtti.