Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2005 yılında Birleşmiş Milletler’de yaptığı ve “Daha adil bir dünya mümkün” sözleriyle hafızalara kazınan konuşması, yıllar sonra da etkisini sürdürüyor.
Erdoğan'ın Sözleri Times Meydanı'nda Ekranlara Yansıtıldı
Erdoğan’ın reform çağrısı, bugün de uluslararası sistemin adaletsizliklerini vurgulayan güçlü bir hatırlatma olarak öne çıkıyor. Bu ifadeler, New York’un cadde ve sokaklarında hazırlanan görsellerle yeniden gündeme taşındı.
İletişim Başkanlığı, BM iş birliğiyle hazırlanan tasarımlar sayesinde Erdoğan’ın “Daha adil bir dünya” mesajını, BM Genel Kurulu’na katılan devlet temsilcilerine ve dünya kamuoyuna duyurmayı amaçladı. Bu görseller, sadece bir kampanya değil, aynı zamanda BM’nin kendi duyurusu niteliğinde planlandı. Böylece Türkiye’nin uzun süredir dile getirdiği reform talepleri yeniden küresel vitrine çıkmış oldu.
Erdoğan, BM 80. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Gazze’de yaşanan insani krizi gündemin merkezine taşıdı. İsrail’in saldırılarının sadece silahlı bir çatışma olmadığını belirten Erdoğan, “Gazze’de savaş yok. İki taraftan söz edilemez” ifadeleriyle tabloyu net şekilde ortaya koydu. İsrail ordusunu “en modern ve öldürücü silahları kullanan düzenli bir güç” olarak tanımlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’deki halkın ise masum sivillerden oluştuğunu vurguladı.
“Soykırımın Belgelenmesi Engellenemiyor”
Erdoğan, konuşmasında Gazze’de yaşananları açıkça “soykırım, tehcir ve toplu kıyım” olarak nitelendirdi. Genel Kurul kürsüsünden sadece İsrail saldırılarının değil, açlıktan ölen sivillerin de hatırlatılması gerektiğini söyledi. Ayrıca, bölgedeki insanlık dramını belgeleyen fotoğrafları dünya liderlerine gösterdi. Erdoğan, “Bu terörle mücadele değil, bir toplu kıyım politikasıdır” diyerek uluslararası kamuoyuna sert bir uyarıda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dikkat çektiği bir diğer nokta ise Filistin yönetimine yönelik kısıtlamalar oldu. Amerikan hükümetinin Filistinli yetkililerin vizelerini iptal ederek Genel Kurul’a katılmalarını engellediğini hatırlatan Erdoğan, bu durumu büyük bir üzüntüyle karşıladığını ifade etti. Erdoğan, uygulamanın, Filistin halkının sesini uluslararası platformda duyurma çabasını engellediğini belirterek tepki gösterdi.