Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 2025 TÜBA ve TÜBİTAK Bilim Ödülleri Töreninde yaptığı konuşmada, bilimsel gelişmelerle milli değerlerin birlikte ele alınmasının önemine dikkat çekti. Erdoğan, “Hem bilimdeki güncel gelişmeleri anbean takip etmek, hem de milli kimliğimize münhasır fikir ve eserlerle geleceğimizi inşa etmek zorundayız.” ifadelerini kullandı.
Törende ödül alacak bilim insanlarını tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, programın ülke, millet ve bilim camiası için hayırlı olmasını temenni etti. Konuşmasında, 11 Haziran’da hayatını kaybeden dünyaca ünlü beyin cerrahı Prof. Dr. Gazi Yaşargil başta olmak üzere, Türkiye Bilimler Akademisi’ne emek vermiş ve bugün aralarında olmayan tüm bilim insanlarını rahmetle andı. Erdoğan, bilime katkı sunan isimlerin hatıralarının, yeni nesillere ilham kaynağı olmaya devam ettiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜBİTAK Bilim ve Teşvik Ödülleri’nin 8 farklı üniversiteden 11 akademisyene takdim edildiğini hatırlattı. Elektro-kimyadan katı cisimler mekaniğine, deneysel psikolojiden RNA biyolojisine, diş hekimliğinden nöroloji, tarih ve felsefeye kadar çok geniş bir alanda çalışmalar yürüten akademisyenlerin ödüllendirildiğini belirtti. Ayrıca, Sağlık ve Yaşam Bilimleri alanında Uluslararası Akademi Ödülleri, 28 genç akademisyene Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı Ödülü ve toplam 8 hocaya Bilimsel Telif Eser Ödülü verildiğini açıkladı.
Ödül alan akademisyenlerin görev yaptığı üniversitelerin Türkiye’nin hemen her bölgesine yayıldığını ifade eden Erdoğan, Karadeniz’den Ege’ye, Marmara’dan Doğu ve İç Anadolu’ya kadar geniş bir coğrafyanın bilim üretimine katkı sunduğunu söyledi. Bu tablonun, farklı şehirlerdeki üniversitelerin bilimsel kapasitesinin arttığını gösterdiğini belirten Erdoğan, bundan büyük memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
Bilimin en temel özelliğinin birikime ve evrenselliğe dayanması olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişten bugüne uzanan güçlü bir bilim mirasına sahip olunduğunu hatırlattı. Astronomi, tıp, matematik ve mimari gibi alanlarda bin yıl öncesine uzanan çalışmaların, bugünkü medeniyetin temellerini oluşturduğunu ifade etti. Batı’da kurulan ilk üniversitelerin, İslam dünyasındaki eğitim metotlarından etkilendiğini de sözlerine ekledi.
Yapay zekâdan otonom sistemlere, veri depolama merkezlerinden insansız teknolojilere kadar birçok alanda önemli projelere imza atıldığını söyleyen Erdoğan, Türkiye’de ilk kez hiper ölçekli bir bulut bölgesi kurulmasına yönelik stratejik bir mutabakat imzalandığını açıkladı. 2028-2029 yıllarında faaliyete geçmesi planlanan bu proje ile Türkiye’nin, Avrupa, Asya ve Orta Doğu arasında dijital bir köprü konumuna geleceğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilimsel ilerlemenin önündeki en büyük engelin özgüven eksikliği olduğunu vurgulayarak, Batı karşısında kompleksli bir tutum yerine tarihsel birikimden gelen özgüvenin korunması gerektiğini söyledi. Üniversitelerin ideolojik baskılardan arındıkça daha özgür ve verimli bir bilim ortamına kavuştuğunu ifade eden Erdoğan, ödül alan isimlerin bunun somut bir göstergesi olduğunu dile getirdi.
Konuşmasının sonunda tüm ödül sahiplerini tebrik eden Erdoğan, bilim insanlarına çalışmalarında başarılar dileyerek, Türkiye’nin bilim yolculuğunun kararlılıkla süreceğini vurguladı.
