İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 19 Mart’ta başlatılan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) soruşturmasına ilişkin hazırlık sürecini tamamladı. Toplam 7 bölüm ve 3900 sayfadan oluşan kapsamlı iddianamede, Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) yönelik bir bildirim de yer aldı.
Söz konusu bildirim, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi ve Anayasa’nın ilgili maddeleri uyarınca usulî bir zorunluluk olarak hazırlandı. Savcılık kaynakları, bu adımın CHP’nin kapatılmasına yönelik doğrudan bir talep anlamına gelmediğini özellikle vurguladı.
CHP Hakkında Yargıtay’a Bildirim
Başsavcılık, Siyasi Partiler Kanunu’nun 101. maddesi ve devamındaki hükümler doğrultusunda, Anayasa’nın 68 ve 69. maddelerine dayanarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na “ihbar niteliğinde” bir bildirimde bulundu.
İddianamede dikkat çeken başlıklardan biri, parti faaliyetlerinde suç gelirlerinin kullanıldığı iddiası oldu. Savcılığa göre, bazı seçim çalışmalarında kamu kaynaklarının amaç dışı kullanıldığı ve suç gelirleriyle parti tüzel kişiliği adına malvarlığı edinildiği öne sürülüyor.
Ayrıca, Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) raporlarına dayandırılan bilgilere göre 11 milyon 360 bin seçmenin kişisel verilerinin hukuka aykırı biçimde işlendiği iddia edildi. Bu verilerin seçim kampanyalarında kullanıldığına dair tespitler de iddianamede yer aldı.
Savcılık, söz konusu fiillerin “demokratik düzeni ve seçmen iradesini etkilemeye yönelik sistematik bir yapı oluşturduğu” kanaatine vardığını bildirdi. Başsavcılığın açıklamasına göre, iddianamede yer alan tüm tespitler Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na değerlendirilmek üzere gönderildi.
