Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), ABD’nin önerisiyle Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve İçişleri Bakanı Enes Hattab’a yönelik yaptırımların kaldırılmasını öngören kararı kabul etti. 2799 (2025) sayılı karar, Şara’nın 10 Kasım Pazartesi günü Beyaz Saray’a yapacağı resmi ziyaret öncesinde onaylandı. Konseyde 14 ülke karara “evet” oyu verirken, yalnızca Çin çekimser kaldı.
Türkiye’den “Memnuniyet” Açıklaması
Kararın ardından Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda BMGK kararını “memnuniyetle” karşıladıklarını duyurdu. Keçeli, Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılmasının, ülkenin uluslararası toplumla yeniden bütünleşmesi ve bölgesel istikrarın güçlenmesi açısından önemli bir adım olduğunu vurguladı.
Keçeli açıklamasında, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve İçişleri Bakanı Enes Hattab’ı yaptırım listesinden çıkaran kararı olumlu buluyoruz. Bu adım, Suriye halkı üzerindeki olumsuz etkilerin giderilmesi ve ülkede sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için yeni bir fırsat yaratacaktır” ifadelerine yer verdi.
ABD’den Siyasi Destek Mesajı
Oylamanın ardından açıklama yapan ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Mike Waltz, kararın BMGK üyeleri tarafından geniş destek görmesinin “Suriye’nin yeni bir çağa girdiğini gösterdiğini” belirtti. Waltz, Şara yönetiminin Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin devrilmesinin ardından, terörle mücadele, uyuşturucu kaçakçılığının önlenmesi ve kimyasal silah kalıntılarının imhası konularında “somut ilerlemeler” kaydettiğini söyledi.
Waltz ayrıca, “Bu karar, Suriye’nin sorumlu bir uluslararası aktör olma yolunda attığı adımların tanındığı anlamına geliyor. Konsey, bu oylamayla Şara hükümetine açık bir siyasi destek mesajı vermiştir” ifadelerini kullandı.
Beyaz Saray Ziyareti Öncesi Stratejik Zamanlama
Associated Press’in geçtiğimiz günlerde yayımladığı habere göre, ABD yönetimi Şara’nın Washington ziyaretinden önce bu kararı BMGK gündemine taşımak için yoğun diplomatik çaba harcadı. ABD, kararın kabulüyle Şara’nın Beyaz Saray ziyareti öncesinde “uluslararası meşruiyetini güçlendirmeyi” hedefliyor.
BMGK kararlarının kabul edilmesi için 15 üyeden en az 9’unun “evet” oyu vermesi ve daimi üyelerden (ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa) hiçbirinin veto hakkını kullanmaması gerekiyor. Bu süreçte Çin’in çekimser kalması, kararın geçmesini kolaylaştırdı.
