Kamuoyunda “11. Yargı Paketi” olarak bilinen ve birçok düzenlemeyi içinde barındıran kapsamlı teklif Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne resmen sunuldu.
Teklifte özellikle ceza adaleti, infaz sistemindeki iyileştirmeler ve belirli suçlara ilişkin yaptırımların artırılması gibi kritik başlıklar öne çıkıyor. Paket, hem mevcut hukuki boşlukları gidermeyi hem de son yıllarda artan suç türlerine karşı daha caydırıcı bir yapı oluşturmayı hedefliyor.
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, teklifin detaylarını kamuoyuyla paylaşırken özellikle “güveni kötüye kullanma” suçlarında önemli bir değişikliğe gidildiğini vurguladı.
Buna göre, suçun konusu motorlu bir kara, deniz veya hava taşıtı olduğunda verilecek cezalar bir kat artırılacak.
Güler, araç kiralama sektöründe yaşanan problemleri örnek göstererek, kiralanan araçların iade edilmemesi, parçalanarak satılması, şasi veya motor numaralarının değiştirilmesi gibi yöntemlerle bu araçların suç faaliyetlerinde kullanımının ciddi bir artış gösterdiğini söyledi.
Bu tür eylemlerin hem ekonomik kayba neden olduğunu hem de kamu güvenliğini tehlikeye attığını belirten Güler, yeni düzenlemenin bu alanlarda daha etkili bir caydırıcılık sağlayacağını ifade etti.
50 Bin Mahkuma Tahliye Yolu
Paketin en çok tartışılan başlıklarından biri, Covid-19 salgını döneminde infaz sisteminde uygulanan geçici düzenlemeye ilişkin yeni adım oldu. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un daha önce sinyalini verdiği bu düzenlemeyle, yaklaşık 50 bine yakın mahkûmun tahliyeden yararlanması bekleniyor.
Bakan Tunç, söz konusu düzenlemenin “af” niteliği taşımadığını özellikle vurguladı. Buna göre amaç, salgın döneminde uygulanan ve bazı hükümlüler arasında farklılığa neden olan infaz uygulamalarında ortaya çıkan eşitsizliklerin giderilmesi. Tunç, mevcut taleplerin değerlendirilerek adaletin sağlanmasını hedeflediklerini belirtti.