İsrail'in saldırıları ve ablukası altındaki Gazze Şeridi'nde insani yardımların havadan ulaştırılmasına yönelik uygulama, bölgedeki trajediyi derinleştiriyor.
Gazze'deki Filistin İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, havadan atılan yardım paketlerinin kontrolsüz şekilde sivillerin bulunduğu bölgelere düştüğü ve bu durumun ölümlere yol açtığı bildirildi.
Özellikle yerinden edilen sivillerin yaşadığı çadır kamplarına isabet eden yardımlar nedeniyle aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu çok sayıda sivil yaşamını yitirdi.
Yapılan açıklamada, İsrail'in bu yardım yöntemini bir insani yardım değil, tam aksine bir "kaos aracı" olarak kullandığı öne sürüldü. Yardım paketlerinin gelişi sırasında vatandaşların izdihama kapılması ve dağıtımın düzensizliği, ölümlerle sonuçlanan kaotik sahneler yaratıyor.
Açıklamada, İsrail’in bu yöntemi bilinçli olarak tercih ettiği ve bunu açlıkla mücadele eden halk arasında düzensizlik yaratmak için kullandığı ifade edildi.
Gazze İçişleri Bakanlığı, havadan yardım atımlarının, İsrail’in açlık mühendisliği politikasının bir parçası olduğuna dikkat çekti. Bu uygulamanın yardım çetelerinin oluşmasına, halk arasında kargaşa çıkmasına ve temel yaşam güvenliğinin ortadan kalkmasına neden olduğu belirtiliyor.
Yardım almaya çalışan sivillerin bu ortamda hem fiziksel tehlikelere hem de sosyal karmaşaya maruz kaldığı ifade ediliyor.
Gazze’ye havadan ulaştırılan yardımların miktar ve içerik bakımından yetersiz olduğuna dikkat çekilen açıklamada, bu yardımların kara yoluyla sağlanabilecek desteklerle kıyaslanamayacak düzeyde düşük olduğu vurgulandı.
Günlerdir temel gıda ve temiz suya erişimi olmayan siviller için, paraşütle indirilen birkaç yardım kolisinin ne sayıca ne de içerik olarak yeterli olamayacağına işaret edildi.
Açıklamada ayrıca, açlık ve insani krizle mücadele eden Gazze halkının temel ihtiyaçlarına düzenli ve güvenli şekilde ulaşabilmesi için kara sınır kapılarının derhal açılması gerektiği belirtildi.
Havadan yardım operasyonlarının oluşturduğu kaos ve risk nedeniyle bu yöntemin yeniden değerlendirilmesi çağrısında bulunuldu.