Fransa’da siyasi istikrarsızlık yeniden gündemde. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından 9 Eylül 2025’te başbakanlığa atanan Sébastien Lecornu, yalnızca bir gün görev yaptıktan sonra istifasını sundu. Lecornu’nun istifasının ardından gözler, Macron’un atacağı adımlara çevrildi.
Göreve Geldi, Ertesi Gün İstifa Etti
Lecornu, önceki başbakan François Bayrou’nun güven oylamasında hükümetinin düşmesinin ardından göreve getirilmişti. Ancak göreve başlamasının hemen ardından kabinesini açıklayan Lecornu, bir gün sonra istifa kararı aldı.
İstifanın gerekçesi olarak, yeni hükümetin güven sorunlarıyla karşı karşıya kalması ve yaklaşan bütçe görüşmelerinde yaşanan derin görüş ayrılıkları gösteriliyor. Fransa’da siyasi çevreler, bu istifayı “beklenmedik ama şaşırtıcı olmayan” bir gelişme olarak yorumluyor.
Bir önceki başbakan François Bayrou, Fransa Beşinci Cumhuriyeti tarihinde bir ilki yaşamış ve hükümeti güven oylamasıyla düşen ilk başbakan olmuştu. Bayrou’nun düşmesi, Macron hükümetleri üzerindeki baskıyı artırırken, Lecornu’nun hızlı istifası krizi daha da derinleştirdi.
Macron’un Seçenekleri Daralıyor
Macron, 2017’den bu yana cumhurbaşkanlığı görevini yürütüyor. Ancak özellikle son iki yılda hükümet kurma istikrarı sağlanamadı. Son 2 yılda ülke 4 farklı başbakan gördü. Toplamda ise Macron döneminde 8 hükümet kuruldu.
Lecornu’nun istifasıyla birlikte Macron’un elindeki seçenekler oldukça sınırlı görünüyor. Yeni bir başbakan atamak zorunda kalan Macron’un, parlamentoda geniş tabanlı bir uzlaşı sağlamadan istikrarı yakalaması zor görünüyor.
Muhalefetten “Macron İstifa” Sesleri
Bayrou hükümetinin düşmesinin ardından muhalefet, Macron’un da istifa etmesi gerektiğini savunmuştu. Lecornu’nun kısa sürede görevi bırakması, bu çağrıların yeniden güçlenmesine yol açtı. Özellikle sol ve aşırı sağ kanattan gelen tepkiler, Macron’un yönetim krizini daha da zorlaştırıyor.
Fransız kamuoyunda, “Cumhurbaşkanının görev süresinin sonuna kadar ülkeyi bu istikrarsızlıkla yönetip yönetemeyeceği” tartışılıyor.